Yatırımcıların duygusal tepkileri, davranışsal finansın temel inceleme alanlarından biridir.
Bir önceki yazımızda Etkin Pazar Hipotezi üzerinde durduk ve bu hipotezin temel önerisini tartıştık. Etkin Pazar Hipotezi, yatırımcıların bireysel işlem yaparak piyasayı yenmeye çalışmak yerine, endeks fonları veya döviz fonları gibi pasif yatırım araçlarına yönelmeleri gerektiğini savunuyordu. Peki, Davranışsal Finans bu noktada nerede çakışıyor ve hangi farklı bakış açılarını sunuyor? Bu bölümde, Davranışsal Finans’ın temel ilkelerine ve yatırımcı davranışları üzerindeki etkilerine odaklanacağız.
Davranışsal Finans’ın temelini, yatırımcıların tamamen rasyonel hareket etmediği ve duyguların yatırım kararlarında büyük bir rol oynadığı fikri oluşturur. Bu durumu daha iyi anlamak için yatırımcıların fiyat hareketlerine karşı gösterdiği duygusal tepkilere göz atalım.
Bir yatırımcı olarak düşünün; bir varlığın (hisse senedi, döviz, petrol vb.) fiyatının yükseleceğini düşündünüz ve alım yaptınız. Fiyat gerçekten de yükseldi ve bu süreçte mutluluk hissi artmaya başladı. Ancak, fiyatlar geri çekildiğinde, henüz başlangıç seviyesine bile dönmemiş olsa da, yatırımcı mutsuz olmaya başlar. İşte bu noktada devreye “çıpalama etkisi” girer.
Çıpalama etkisi, yatırımcıların belirli bir fiyat seviyesini “hak ettikleri değer” olarak görmesine neden olur. Örneğin, bir hisse senedini 100 TL’den satın aldıysanız ve fiyat 120 TL’ye çıktığında mutlu olduysanız, artık 120 TL sizin çıpa noktanız haline gelir. Fiyat 115 TL’ye düştüğünde bile hâlâ kârdaysanız, mutlu olmanız gerekirken bu durumu kayıp olarak algılarsınız. Çünkü artık 120 TL’yi “hakkınız” olarak görüyorsunuz.
Bu noktada yatırımcılar şuna odaklanır:
Bu psikolojik durum, yatırımcıların piyasalardaki dalgalanmalara irrasyonel tepkiler vermesine yol açar.
Yatırımcıların duyguları genellikle şu şekilde hareket eder:
Davranışsal Finans, yatırımcıların streslerini durdurabilmek için irrasyonel hareketlerde bulunduğunu savunur. Zirve fiyatlardan yapılan alımların arkasındaki temel nedenler şunlardır:
Davranışsal Finans, yatırımcıların piyasalardaki dalgalanmalara nasıl irrasyonel tepkiler verdiğini ve bu duygusal döngülerin nasıl yönetilebileceğini anlamak için önemli bir rehberdir.
Duygular, yatırımcıların doğru kararlar almasını zorlaştıran en büyük engellerden biridir. Bu nedenle, yatırımcıların şu konulara dikkat etmesi gerekir:
Bir sonraki yazımızda, Davranışsal Finans’ın temel mekanizmalarını ve beynimizin bu süreçlerde nasıl çalıştığını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
İngilizce speaking geliştirme, dil öğrenme sürecinin en önemli ve heyecan verici adımlarından biridir. Bu beceri,…
İngilizce öğrenim sürecinde listening (dinleme) becerisi, dil yeterliliğini artırmada temel bir unsurdur. Diğer dil becerileri…
İngilizce telaffuz kuralları, özellikle dili sonradan öğrenenler için büyük bir önem taşır. Bu kurallar, kelimelerin…
İngilizce kelime ezberleme, pek çok kişinin zorlandığı bir konu. Bu yazıda, İngilizce kelime ezberleme yöntemleri…
İngilizce öğrenme sürecine başladıktan sonra, dil becerilerini bir adım ileri taşımak isteyen herkesin merak ettiği…
Çin merkezli AI girişimi DeepSeek, açık kaynaklı R1 modeliyle yapay zekâ dünyasında yeni bir dönemi…